Less is more

Kış boyunca beklediğimiz ve en seviğimiz aylar geldi sonunda! İçimizi ısıtan güneşe kavuştuğumuz, ılık akşamüstü rüzgarının hissettiğimiz, doğanın binbir renge kavuştuğu, Ege ve Akdeniz sahillerine inip kendimizi denizin mavi sularına bıraktığımız, saati unup yıldızların altında sabaha kadar keyifli sohbetler ettiğimiz, ruh halimizin kışın karamsarlığından kurtulduğu aylar geldi…
Baharın gelişiyle hepimizde bir hafifleme ve kışın ağarlığından kurtulma isteği var. Reklamcılık dersinin ilk gününde bize öğretilen ‘Less is more’ felsefesini hayata geçirmenin şimdi tam zamanı. Evinizdeki ve hayatınızdaki tüm fazlalıklardan kurtulmanın, etrafınızda sadece sevdiğiniz insanları ve objeleri bulundurmanın zamanı geldi. Çok eşya veya etrafınızda çok insan çok mutluluk anlamına gelmiyor. Biraz da olsa fazlalıklardan kurtulun bakın omuzlarınızdaki yük nasıl kalkıyor, nasıl huzur buluyorsunuz evinizde…
Hepinize Alaçatı rüzgarı kadar tatlı, Ege sahilleri kadar huzurlu, Gümüşlük’te günbatımını seyretmek kadar keyifli ve etrafınızın hep en sevdiğiniz insanlarla çevrili olduğu çok mutlu bir yaz diliyorum!:)