Thursday, 3 February 2011

Milano notları






Tasarımın, mobilyanın, ev dekorasyonunun ve modanın kalbi Milano'daydım mini bir iş gezisi için ve bir gün yolunuz düşerse diye gördüklerimi, yediklerimi:), gezdiklerimi ve fotoğraflarımı sizlerle paylaşmak istedim:)
Milano'ya ilk gidişimdi ve gitmeden annem beni uyarmıştı dekorasyon ve mobilya mağazalarını görünce aklımı kaybetmemem için:) Mobilya alamasınız da Milano'ya yolunuz düşerse evinize renk  katıcak adreslerden biri Rinascente'nin alt katındaki design supermarket. Mutfağınıza stil ve yaratıcılık katmak için Kitchen'a mutlaka uğrayın  . Müzik severler ve evlerinde müzikal dekorasyona yer vermek isteyenler Ticinese yakınlarındaki Serendipity'e uğrayıp biraz alışveriş üstüne tam yolun karşısındaki California Bakery'e mutlaka uğramalılar.
Akşam yemekleri için, dekorasyonuna bayıldığımm ve kendimden geçtiğim La Bricola ve dünyanın en hip restoran zincirlerinden Nobu'da black cod with Miso'yu tatmanızı şiddetle öneririm. Şehrin en hip gece kulüplerinden Armani Prive de sabaha kadar eğlenmek isteyenler için ideal bir adres. Daha sakin ve Asmalımescit tarzı eğlence arayanlardansanız Nombre del Vin'in şarap mahseninde benzersiz Italyan şaraplarını tadabilir, sokakta gençliğe karşılabilirsiniz. Şehrin Duomo meydanından sonra en hayat dolu yerlerden biri de Navigli. Kanalların yanında irili ufaklı restoran,cafe,barlar ve farklı mağazalar bulabilirsiniz. Premiata Pizza'nın üzerine pizza yemedim sanırım:) Sanat severlere önerim, Avrupa'nın en iyi modern sanat müzelerinden biri olarak bilinen Triennale'ye uğramaları ve Pinacoteca di Brera 'da 13. yüzyıldan 20.yüzyıla kadar İtalyan ressamların en güzel koleksiyonlarını görmeleri. Duomo meydanında dolanıp, her gün farklı bir mekanda aperitivo yapıp bir de La Scala'da bir opera ya da bale seyredersiniz Milano'nun tadını sonuna kadar çıkarabilirsiniz:)

No comments:

Post a Comment